FERHAT İLE SİRİ...
-- "Siri" merhaba!..
-- Mer...haba..
-- Seni geçen gün bi arkadaşımın telefonunda duydum.Sen "Kişisel asistanlık" mı ne yapıyor muşsun.
Sana "Şurayı ara" diye komut veriyorlarmış,arıyor muşsun.
"Şuna mesaj yolla" diyorlarmış,yolluyor muşsun.
Herangi bi bilgi lazım olunca İnternete girip buluyor muşsun.Eczane meczane,biyerin adresi gerekirse haritasını çıkarıp gösteriyor muşsun.
Arkadaşım tavsiye etti, "Bu telefonlardan al bi tane,hem sekreterliğini yapar hem de bekar adamsın,yakınında bi kadın sesine hasretsindir,konuşur,sohbet edersin" dedi..
Benim de kafama yattı,ben de bi tane senin olduğun telefondan aldım...
-- Daha...az kelimeyle...bir kere daha...deneyebilir misiniz...
-- Diyorum ki,seni bana bi arkadaşım tavsiye etti!.
-- Kim?...Ben mi?...
-- Hayır,arkadaşım...
-- "Hayır Arkadaşım" hakkında.. web'de... bunu buldum..
-- Veb mi?..Veb nedir?..İnternet mi?..
Ben sana İnternette arkadaşım hakkında arama yap demedim ki...
Neyse boşver...
-- "Neyse Boşver" hakkında...web'de... bunu buldum...
-- Yine arama mı yaptın?. Arama yapma!.
-- "Arama Yapma" hakkında... web'de...bunu buldum...
-- Siri,arama yapma!..
Allah Allah!...
Nerelisin sen?.."Siri" ne demek?..
-- Daha az kelimeyle...bir kere daha... deneyebilir misiniz...
-- Bağlantıda bi kopukluk mu var,beni duyamıyor musun?..
Nerelisin diyorum..MEMLEKET NERESİ?.
-- California'da...Apple tarafından... tasarlandım...
-- Tasarlandım derken??...
Yabancı mısın?..Amerikalı mısın?.
-- Benim...gümüş rengi...auram var...
-- Benim de beyaz minibüsüm var.Servis çekiyorum..
Sana rengini soran oldu mu şimdi?..
Ben sana "Siri" demesem de, "Şirin desem olur mu?..
Benim adım Ferhat ya,o açıdan..
."Ferhat ile Şirin" var ya hani?..
Sen Türkiye'ye yeni geldiysen bilmeyebilirsin.Ferhat ile Şirin,eskiden yaşamış çok büyük aşıklarmış.Ferhat,Şirin için dağları delmiş...
İnternete girip bi bakabilir misin,Ferhat kaç tane dağ delmiş,merak ettim şimdi..
-- Daha az kelimeyle...bir kere daha... deneyebilir misiniz...
-- Diyorum ki,Ferhat,Şirin için kaç tane dağ delmiş?.
."Dağları deldi" diyorlar,herhalde bir'den fazladır.
"Ferhat'ın deldiği dağ sayısı" diye gir internete,Ferhat'ın deldiği dağ sayısı...
-- "Dağ Ayısı" hakkında...web'de...bunu buldum...
-- "Dağ ayısı" değil,dağ sayısı...
Sen yeni mi başladın bu işe?.Stajyer misin daha?..
Neden Türkçe'yi iyice öğrenmeden Türkiyede işe başlatıyorlar seni? Bulamadılar mı bu işi yapacak bir Türk kızı?.
Ferhat diyorum,Şirin diyorum..Adam aşkından dağları delmiş...
Eskiden öyleymiş tabi,sevdikleri için dağları bile delerlermiş.Şimdiki aşıkların eline matkap ver,duvar bile delemezler.Şimdiki aşıklar,hormonlu,hormonlu..
-- "Hormonlar" hakkında...web'de...bunu buldum..
-- Ya Siri!...Ben istemeden bişey bulma!.Bişey lazım olursa ben söylerim sana...
Diyorum ki,o zamanlar teknoloji falan da yok,adam almış kazmayı eline,koskoca dağı delmiş.Bugün bisürü iş makinasıyla,koca koca matkaplarla bi dağı delmek aylar sürüyo.Bolu dağına o tüneli kaç senede deldiler kimbilir?.Ferhat olsa,Bolu tünelini 15 günde bitirirdi..
-- Daha az..kelimeyle..bir kere daha..deneyebilir misiniz...
-- DENEMİYORUM!!!..
HERŞEYİ TEKRAR ETTİRME BANA!!.
GERİ ZEKALI MISIN NESİN!..
-- "Gerizekalı" hakkında...web'de...bunu buldum...
-- İYİ YAPTIN!!..Al onu müsait bi yerine!...
Tövbe tövbe...
Siri,rica ediyorum,lütfen,ben istemeden bişey bulup da getirme bana...
Kusura bakma,ben sinirli bi adamım,sinirlendim biraz.Hala arkadaş mıyız?
-- "Arkadaş" hakkında...web'de...bunu buldum...
-- SİRİ!.....O vep midir nedir,alır onu kırarım kafanda!..Dalga mı geçiyorsun sen benle?..
-- ........................
-- Siri,orda mısın?...
Biliyo musun,benimki sayılır mı bilmiyorum ama ben de aşk için iki sene önce birini deldim....
Nursel diye bi kız var bizim mahallede.Terzi İsmet''in kızı.Yedi senedir uzaktan aşığım bu kıza.Bana de ki " On kişinin arasına dal" dalarım,yedi senedir bitürlü cesaret edip de,gidip konuşamıyorum kızla..
Akşamları kaavenin önünden geçerken gözlerimi dikip bakıyorum,ulan bikere başını çevirip baksan noolur şerefsizin kızı!..
Bi cesaretimi toplayabilsem,gidip konuşacam kızla,kalbimde ne var ne yok hepsini anlatacam...Cesaretimi topluyorum topluyorum,hani barajın kapakları açılır da sular bi anda boşalır ya,kızı görünce,sanki bütün kapaklarım açılıyor,biriktirdiğim bütün cesaretim foşşş diye bi anda boşalıyo...
Kötü bi adam değilim ben.Mahallede benim hakkımda bi Allahın kulundan kötü bi söz duyamazsın.İte kopuğa bulaşmayız.Çapımız kadar delikanlıyız.Bi ekmeğimizin,bi sevdamızın peşindeyiz...
Bi akşamüstü,Nursel'in iş çıkış saati...Okeyi mokeyi bıraktım,kaavenin önüne çıktım,kızın geçmesini bekliyorum.Yanımda da Veyis var.Veyis benim kanka.Büfe'den iki bira almış gelmiş,ayaküstü biralıyoruz.Bi ara Veyis "Senin kız değil mi bu?" dedi,baktım,Nursel!..Caddeden bize doğru geliyo,kaldırımda yürüyo..Yanında da bi araba,iki tane lavuk,biri camdan kafayı çıkarmış,benim kıza sarkıyo...
ANAM!!...
Benim mahallede,benim kıza?!...
Pata pata koştuk Veyisle arabanın yanına,Ben kestim arabanın önünü,Veyis,kapıyı açtı,direksiyondakini kaptı.Adam direksiyona tutunmuş,bırakmıyor.Direksiyonla birlikte çekti çıkardı...
Veyis fena adam döver.Ama tedbirlidir.Neresine ne kadar vuracağını bilir.Ben onun gibi değilim,gözüm karardı mı hiçbişeyi görmem.Açtım arabanın bagajını,bi tornavida buldum,salladım adama,Veyis gördü,tuttu kolumdan,tornavida tam girmedi.Tam girseydi,bana da tam girecekti.Adam yaralamadan yattım.Hayır,adam olsa yatayım,bana en çok o koydu.
Veyis mahkemeden önce gitmiş,adamları bulmuş,şikayetçi olmasınlar diye rica etmiş,dövmüş..
Önce rica edip sonra mı dövmüş,dövdükten sonra mı rica etmiş,hatırlamıyor..
Veyis,rica eder..
Kibardır..
Mesafelidir,saygılıdır.
Tanımadığı birine "Siz" diye, "Ulan ben sizin ananızı..." diye küfür eder.
Canın dayak yemek istiyorsa,Veyis'ten yiyeceksin.
Dayağın iyisini Veyis'ten başka hiçbiyerde yiyemezsin.
Veyis,kavga denen şeyi yemiş bitirmiş,artık işin sanatındadır.
Döverken,adamın suratını motif motif işler.
Yaraların,morlukların daha iyi görünmesi için altlarını çizer..
İnsan tarafı da vardır Veyis'in.Eğer adamı dövüp hastanelik etmişse,ki hastanelik bi durumsa hastanelik eder,sonra da arabasına koyar,hastaneye götürür,bütün ilaç,tedavi masraflarını cebinden öder,ameliyattan çıkana kadar bekler,ziyaret günleri çiçek alır,ziyaretine gider.
Sen olsan böyle bi adamdan şikayetçi olur musun beni dövdü diye?..
Yani benim de böyle bi delme hikayem var Siri...
Gerçi tarihteki Ferhat'ın yaptığıyla aynı değil.O,aşk için dağ delmiş,ben aşk için adam delmişim.
Ama farketmiyo..Önemli olan ne deldiğin değil,neden deldiğin.
Önemli olan aşk..Bu açıdan biz tarihteki Ferhatla aşk kardeşiyiz...
Bana bak Siri,eğer canını sıkan biri varsa,senin için de delerim birini...
Yannış anlama,arkadaş baabında diyorum...
Arkadaşlık da bi tür sevgidir yani..Sevgi de aşkın kardeşidir icabında...
Varsa kıl olduğun biri,seni rahatsız eden biri,söylemen yeter,iki Bira'ya bakar..Ne diyosun?.
-- Daha az..kelimeyle..bir kere daha..deneyebilir misiniz...
-- ULAN ŞİMDİ BEN SENİN AZ KELİMENE!..
Az kelime..Az kelime...Hiç konuşmayalım o zaman??...
Ben zaten hayatım boyunca otuzbeş kelimeyle konuşan bi adamım,daha nasıl az konuşacağım??...
-- Daha az..kelimeyle..bir kere daha..deneyebilir misiniz...
-- Bak Siri,kırarım telefonu,benim canımı sıkma!..
İnadına mı yapıyorsun?..
Bi aylık maaşımı verdim aldım seni,acımam verdiğim paraya,kırarım telefonu!..
Şurda akşam akşam iki lafın belini kıralım diye oturmuş güzel güzel sohbet edelim diyorum,pişman etme beni!...
-- Daha az kelimeyle bir kere daha...
-- ANANIN!!..
-- Anladığımdan...emin...değilim...
-- SKTİR GİT!
-- Bunu...duymamış...olayım...
-- "Al,bi daha duy : Skir git!
-- "Sktir git"..hakkında.. web'de.. bunu buldum..
-- Ne buldun?..
Ne lan bu?..
Bana el hareketi mi yapıyorsun?!
İnternette el hareketi fotoğrafı buldun,onu bana mı gösteriyorsun??..
Kırarım ulan seni!.Sen kime el hareketi gösteriyorsun?..
Nerden kapanıyo lan bu?.Nerden kapanıyo?.
-- Umarım...arkadaş...kalabiliriz...
-- SİRİGİT!. Konuşmuyorum senle!..
-- Oysa ben...elimden geleni...yapıyorum.......
..........
-- Siri,sen meğerse canlı değil mişsin??..
Ben seni canlı sekreter sandım,telefonun öbür ucunda biri varmış gibi konuştum dün senle..Meğer sen bilgisayar gibi bişey mişsin...
Nesin sen? Ne ayaksın??
-- Daha az kelimeyle...bir kere daha...deneyebilir misiniz...
-- Diyorum ki,nesin sen? Ne ayaksın?..
-- Peki...
-- Ne demek peki?..Nesin diye soruyorum...Sen nesin,nasıl bişeysin?
-- Düşüncene...tabii ki saygı...duyuyorum..
-- Ne düşüncesi?.. Ne diyorsun sen?..
Valla ben anlamadım sen nasıl bişeysin?..
Kibar konuşuyon ama ben senin dediğinden bişey anlamıyorum...
Geçen gün senle biraz küfürlü konuştum,kusura bakma..
Ben konuşuyorum konuşuyorum,sen ikide bir "bi kere daha deneyebilir misin,bi kere daha deneyebilir misin" deyince,benimle kafa buluyon sandım.
Küfürlü konuştuğum için kusura bakma..
-- Önemli..değil...
-- Bak şimdi güzel dedin...Hep böyle güzel cevaplar versen,senle iyi arkadaş olucaz ama bazan tuhaflaşıyorsun...
Sen şimdi nasıl oluyorsun böyle?.Cevapları kendi kendine mi bulup veriyosun yoksa "Sana bunu söylerlerse,şunu söyle..Şöyle söylerlerse,böyle söyle..Küfür ederlerse,cevap verme,muhatap olma" diye,sana önceden yükleme mi yapıyorlar?..
-- "Sana önceden yükleme mi yapıyorlar" hakkında.. web'de...bunu buldum..
-- "Yok ben onu sormadım...Sana yüklüyorlar mı,onu sordum..
Kim yüklüyo sana?
-- "Kim yüklüyor sana" hakkında.. web'de...bunu buldum...
-- Yine tuhaflaştın Siri...Ben sana Çanakkale boğazı diyorum,sen...Tövbe tövbe...
Anlaşıldı,senin bize uyum sağlaman için daha on fırın laf yemen lazım..
Ama iyi gidiyosun,moralini bozma.
Yakında senin robotunu da yaparlar,evlere temizliğe falan gidersin.
-- Peki...
-- Bugün kimi gördüm biliyon mu? Nursel'i gördüm...Hani geçen sana bahsettim ya,Nursel benim manita...Manita ne biliyon di mi,manita?
-- "Manitu"..Amerika..Birleşik.. Devletlerinde..bir Kızılderili.. terimi...Gözle görülmeyen..gizemli bir güç..Kişiler enerjilerini Manitu'dan edindiklerine..inanırlar...
-- Yanlış buldun ama doğru söylüyorsun.Ben de enerjimi Nursel'den alıyorum...
Bugün pazardı ya,işe gitmedim,sabah kaavenin önünde dikiliyorum,bi baktım,benim kız,Nursel,Bedrettin abinin bakkala doğru gidiyor..
Ben de sigara alma bahanesiyle yürüdüm peşinden,bakkala girdim..
Aldıklarını tezgahın üzerine koymuş,bi tane büyük kola almış,yanında da bisürü abur cubur,çukulata gofret falan..
Aldığı çukulata gofretlere baktım,en üstte ne vardı biliyon mu? "Al beni..."
Ülker'in bi gofreti var ya "Al beni?"
-- "Al beni" hakkında..web'de bunu buldum...Al beni..Eda Özülkü'nün... dördüncü albümü..."
-- Hayır Siri,albüm değil,gofret,gofret...
Var ya Ülker'in çukulatalı gofreti "Al beni?.."
-- "Albany"...Amerika Birleşik Devletlerinin..doğusunda..New york eyaletinin.. başkenti...
-- Ya Siri?..Canımı sıkmaya başladın yine..
."Albani" değil, "Al beni"
Kızmayayım diyorum ama den de biraz dikkatli ol..Kulağını mı açacaksın,hoparlörünü mü açacaksın,nereni açacaksan iyi aç,beni iyi dinle,ne dediğimi anlamaya çalış..
-- Peki...
-- Ne diyosun?..Sence Nursel bana gofret üzerinden mesaj mı veriyo?..Bana "Al beni" mi diyo?..
"Bana olan ilginin farkındayım,ben de sana karşı boş değilim,beni alacaksan al,senin yüzünden bütün kısmetlerimi geri çeviriyorum." mu diyor?..Bana mesaj mı veriyor sence?
-- Sana..hiç..mesaj..yok...
-- Siri,sana "Bana mesaj var mı" diye sormadım...
Nursel bana mesaj mı veriyo,onu sordum...
Ne diyosun?.. Ne yapayım?.. Gidip konuşayım mı kızla?..
Yedi senedir seviyorum bu kızı,bitürlü cesaretimi toplayıp da söyleyemedim sevdiğimi...
Ama biliyo...Farkında...Onun için nasıl deli olduğumun,köpek gibi farkında,köpek gibi...
-- Köpekler..hakkında.. web'de..bunu buldum...Köpekgiller familyasından.. etçil ve memeli..bir..hayvan."
-- Etçil ve memeli diyorsun?...Doğru söylüyorsun..Nursel'i bigün ailesiyle birlikte bi Restoranda kebap yerken görmüştüm..Senin de dediğin gibi,hem etçil,hem memeli...
Yahu Siri Allahını seversen,ben sana şimdi köpek nedir diye sordum mu?..Ben sana sevdiğim kızdan,Nursel'den bahsediyorum...
Ne diyorsun?..Babasından isteteyim mi kızı?..
Büyükleri gönderip istetirim...
Vermezlerse daha büyüklerini gönderirim...
Ölüyorum bu kız için Siri..Sırılsıklam aşığım.Sen aşk nedir bilir misin?
-- Aşk..hakkında..web'de..bunu buldum...Aşk..bir başka varlığa duyulan.. derin sevgi...
-- Aynen aynen...Ben de işte bu Nursel denen varlığa acayip derin bi sevgi duyuyorum..
Bazan öyle oluyor ki,bu sevginin derinliğinde boğulacak gibi oluyorum.Onun için şiirler yazıyorum...
Son yazdığım şiiri okuyayım mı sana?
-- "Okuyayım mı sana" hakkında..web'de bunu buldum...
-- Ulan sen deli edersin adamı...
Dinle bak,okuyorum sana Nursel için yazdığım şiiri..
"Aktorsiş" şeklinde yazdım..
Aktorsiş biliyo musun sen?..Sevgilinin isminin baş harflerini yukardan aşağı yazıyorsun,şiirin her satırını da baş harflere göre yazıyorsun...
Bak şimdi dinle,şiir bitince yukardan aşağı başharflere dikkat et, "NURSEL" çıkacak...
Okuyorum...
"N-urselsin sen adın nursel biliyorum nursel hiç aklımdan çıkmaz nursel
U-nutsam bile unutmam adını,hafızamı döverim eğer unutursa senin adını
R-esmini çektim çaktırmadan telefonla,kötü çıktı ama olsun çünkü o nursel
S-ensiz yaşayamam,nefes alamam,kapatırım elimle ağzımı burnumu almam kuran çarpsın
E-lveda deme bana sakın,zaten demedin de,deme,dayanamam
L-eylekler şahidim olsun ki çok seviyorum seni.."
Nasıl buldun? Beğendin mi şiiri?
-- "Şiir" hakkında.. web'de.bunu buldum...Şiir..anlamlar oluşturmak için..ölçü..estetik ve ritmik..özellikleri kullanan.. bir edebiyat..türüdür...
-- Ne demek istiyosun? Benim şiirim bu dediklerine uymuyo mu?
-- Benim..gümüş rengi..auram var...
-- Mevzuyu değiştirme,şiirimi beğendin mi,beğenmedin mi onu söyle!.
-- California'da..Apple tarafından.. tasarlandım!...
-- Siri, beğenmediysen konuyu değiştirmeye çalışma..
Nesini beğenmedin anlamadım..Ben içimden geldiği gibi yazdım..Nursel'e olan kalbimdeki sevgiyi damla damla damıttım da,kalıba döker gibi,kelimelere döktüm.Sen ne anlarsın şiirden!..
-- Peki...
-- Siri,ben bişeye kızınca,ikide bir de böyle acıklı acıklı "Peki" deyip durma,içimi eziyosun...
Tamam haklısın,ben şiirden anlamıyorum,sen haklısın,küslük yok,arkadaş mıyız hala?
-- Benim..gümüş rengi..auram var...
-- Auranı yerim senin,şımarma hemen...
Ayrıca ikide bir söyleme şu lafı, "Benim gümüş rengi oram var" gibi anlaşılıyo,ayıpoluyo...
Artık senin namusundan da sorumluyum ben.Konuşurken sözlerine dikkat et.
Yarın çarşıya gidip sana bi telefon kılıfı da alacağım,böyle tuşların,ekranın,her tarafın kabak gibi meydanda,olmaz böyle.Ben,rahatsız oluyorum..
-- California'da..Apple tarafından.. tasarlandım..
-- Ne dedim ben şimdi?..Şımarma demedim mi?..
Hadi geç oldu,kapatıyorum seni,iyi geceler...
Kaliforniyada epıl tarafından tasarlanmışmış...
Beni de Adapazarında annemle babam tasarladı,ben de Adapazarlı meşhur tatlıcı Rıza Keşkül'ün torunuyum,ben övünüyor muyum?..
Ulan bu Amerikalılar?...
Ulan bişeyle de övünmeyin,iki dakka mütevazı olun be!...
Yakıştık ama birbirimize "Ferhat ile Siri.."
Bu yalnızlıkta iyi geldi bana......
Y.Z.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder